kararlı pazar ..

Pazar sabahı 9,30 gibiydi, Nazlılar aramadılar diye aradım ki gece üç gibi geçmişler İZmir'den, Cunda 'da tavla atıyorlardı hatta.İrem kahvaltı yapamıyor ,hiçbirşey yiyemiyor aslında , açma alalım yumuşak onu yer dedik.Pınarbaşı 'nda Kırçiçeği Cafe'yi işleten halamızı da çok özlemiştik, açmaları boyozları ,gevrekleri kucaklanıp kahvaltıya gittik.

Güne bu kahvaltı ve minik kedicikler damgasını vurdu.Kızım babası ve halalarına çekmiş hayvan sevgisi , sevebilmesi konusunda, ben kaçıyorum o yakalıyor kedileri :)

İRem kuzum ateş ve boğaz ağrısını yendi ama ağzı ve dişetleriyle başı dertte ..zaten fotoğraflarda belli bu gülümseyememiş bile ..

Eve öğleden sonra döndük, aslında yolda da oyalandık İRem için armut minderlerden aradık, bulamadık.Nerede bulunur bu armut koltuk bilen söylesin ..

Eve girmeden babaannemiz bize balık ziyafeti çekti, İRem 'e de biraz yedirebildim. Dinlendik, ben mutfağa giriştim, akşama patlıcanlı börek yaptım, bugün için taze fasulye..

Oradan doğru ütülerin başına..

Bu arada İrem babası ile odasını toparladı, tüm posterleri indirmiş duvardan, yapışkanlarını temizlediler baba - kız. ara sıra İrem coşar böyle odasını ferahlatır :)

Acıktığında börekten de yedirebildim, yine  bir tabak çorba eşiliğinde :) bir yandan  Yahşi Batı'yı izledik ikinci mi üçüncü kez mi..

Erkence de uyuduk anne-kız.

bu akşam diş hekimi yolları görünüyor bize.

Güzel bir gün olsun , şimdi dünden kareler..

önce kahvaltı 

kahve keyfi

minik kedi

seve seve uyuttu

böyle de uyunur mu :)

karın doyurma vakti

nasıl da gülmüşüm öyle, İrem yakalamış :)